FAO Bakü Sivil Toplum Müzakere Toplantısı sonuç bildirisi
Balıkçılık
Avrupa ve dünyanın
tüm küçük ölçekli balıkçılarının toplumsal ve ekonomik rolü, ulusal ve uluslar
arası düzeyde tanımlanmalı ve tanınmalıdır. Küçük ölçekli balıkçılar, onarılamaz
hasarlar meydana gelmeden önce hemen harekete geçilmesi talebi dahil olmak üzere
pek çok sorunla karşı karşıyadır. Endüstriyel tarım ve doğal kaynakları işleme
endüstrisinden kaynaklanan kirlilik artmaya ve balık stokunu tehdit etmeye devam
ediyor. Bugün artık okyanuslardaki “çöplük adalar”, büyük ülkelerle eşit
derecede yer kaplıyor. Petrole duyulan açlık o kadar büyük ki, denizin
derinliklerinden petrol çıkarmak için deneyler devam ediyor. Teknoloji,
felaketlerden korunmayı garantilemek ya da geniş kıyı bölgelerinde balık stokuna
zarar verip balıkçı ve zanaatkârların geçim kaynaklarını tehdit eden kirliliği
telafi etmek için çok kısıtlıdır.
Küçük ölçekli çiftçilerin de toprak
gaspından etkilenmesi an meselesidir. Fakat diğer tüm metalar gibi avlanma
haklarını da fiyat kotasyonları için arttıran balıkçılık yönetim sistemlerinin
uygulanması yoluyla gerçekleştirilen deniz gaspı da, dünya genelindeki küçük
ölçekli balıkçıların mevcudiyeti için bir tehdittir. Deniz – su – ve toprak
gaspının birçok yüzü vardır. Aral Denizi ve Urmiye Gölü hali hazırda ciddi
hasarların görüldüğü örneklerdir. Kıyı tarafından kapalı nüfusların olduğu
içdeniz ve göllerin muhafaza edilmesi gerekir. Sürdürülebilir balık üretimi ve
su kültürünün hem balık üreticilerini hem de tüketicileri koruyan yeni düzenleme
ve yasalara ihtiyacı vardır. Ülkeden ülkeye çeşitlilik gösterdiği üzere, bu
alanın balıkçılık ve tarım kanunu kapsamında olup olmadığı konusunun açıklığa
kavuşması gerekmektedir.
Farklı av araçlarının deniz ortamında yol açtığı
etki, balıkçılık yönetim sistemlerinin uygulanması dâhilinde ele alınmalıdır.
Küçük ölçekli üretim ile endüstriyel üretimin tükettiği fosil yakıt arasındaki
devasa fark dikkate alınmalıdır. Kıyı toplulukları ile kıyı balıkçıları
arasındaki temel bağlantı, “eski moda” düşünce gibi algılanmaktadır. Tüm bunlar
bugün küçük ölçekli balıkçıların karşı karşıya olduğu en büyük zorluk ve
tehditlerdir.
Yönetim sistemleri daima balıkçılar ve bilim insanlarının
yakın işbirliği içerisinde oluşturulmalıdır. Balıkçıların geleneksel bilgisi
sürekli olarak göz ardı ediliyor ve birçok durumda bilim Amerika’yı yeniden
keşfetmek için zaman, enerji ve para harcıyor.
Konuyla ilgisi olan
tarafların el ele çalıştığı yönetim sistemleri kurmak bizi başarıya
ulaştıracaktır.
- Çevreye dost avlanma araçları ve düşük enerji tüketen
deniz araçlarının ödüllendirildiği yönetim sistemleri, işbirliği ve güven
sağlayacaktır.
Küçük ölçekli balıkçılar okyanusun çiftçisidir. Avrupa ve
Orta Asya Devletleri, deniz çevresinin sürdürülebilir hasat yolunu bulmak için
bilim insanlarıyla işbirliği içerisinde bir ahlaki görev içeren hak ve
zorunlulukları garantileyen yasa ve düzenlemeler uygulamalıdır.
Bugünkü
mevcut yol bir açmaz içerisindedir. Küçük ölçekli balıkçılar bir sorun değil,
çözümün büyük bir parçasıdır.
Tamamı için:
http://www.karasaban.net/fao-baku-si...nuc-bildirisi/
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder