BALIKÇILIK BİYOLOJİSİ
VE
BALIK NÜFUSU HAREKETLERİ

SUNUŞ
Bu yazı serisi Sn. Hocam Prof. Dr. İbrahim ERKOYUNCU'nun Türk bilim adamlarına balıkçılık yönetiminin ihtiyacı olan bilgilerin toplanması, hesaplanması ve değerlendirilmesi konularında rehberlik etmesi amacıyla yazdığı, Su Ürünleri Fakülteleri ve ilgili enstitülerde okutulan “Balıkçılık Biyolojisi ve Populasyon Dinamiği” kitabı ve bu kitaba da kaynaklık eden uluslar arası yayınlardan faydalalanılarak yazılmıştır.
Anlaşılır olması için bazı terimler güncel Türkçe kelimelerle ifade edilmeye çalışılmıştır.
Yazının amacı; balıkçı, akademisyen veya halk açısından, balığı ve balıkçılığı doğru anlamak ve bugünkü durumu doğru analiz edip çözüm üretebilmeleri için kullanılabilecekleri donanım sunmaktır.
=================================================


I. STOK VE POPULASYON KAVRAMLARI

Balık nüfusu hareketleri ya da yaygın bilinen adıyla balık populasyon dinamiği daha çok ekonomik değeri olan balık stoklarındaki büyüme, üreme, ölüm, göç gibi olaylar ile bunlardaki ve dolayısıyla balık nüfusundaki değişiklikleri konu edinir.
Balık stoğu; bir ırka veya bir türe ait olan, kendi kendisini devam ettirebilen, belirli bir bölge içerisinde, belirli zamanda üreyen balık bireyleri topluluğudur (Örneğin; Karadeniz'in ülkemiz kıyılarında yaşayan mezgit balığı stoğu gibi).
Bir stok üreme, büyüme ve ölüm özellikleri benzer olan bir balık nüfusu olarak da tanımlanabilir. Stoklar tek türden oluşur fakat aynı türe ait farklı stoklar da oluşabilmektedir (Örneğin kışın bolca avladığımız kuzeybatı hamsisi, yıl boyu kıyılarımızda kalan keten hamsisi, azak hamsisi, Kafkasya çatal kuyruk hamsisi, Marmara hamsisi gibi).
Bir balık bireyi kendi stoğundan ayrılıp diğerlerine karışmaz, ancak bir balık stoğu diğerine katılabilir (Yani Marmara hamsisi Karadeniz'e çıktığında, Karadenizdeki hamsiyle aynı sahada bulunabilir ve birlikte av verebilir).

Stoğun nitelik ve niceliğinin tahmin edilebilmesi için bir stoğun diğer stoklardan ayırd edilebilmesi gerekir. Bunun için çeşitli biyolojik özelliklerden ve istatistiksel yöntemlerden yararlanılır.

Bir balık soğunun büyüklüğü aşağıdaki faktörlerle artıp azalmaktadır.
1- Stoktaki her bir balığın büyümesiyle artar.
2- Stoğa yeni genç bireyler katılmasıyla artar.
3- Doğal ölümler nedeniyle azalır.
4- Avlama nedeniyle azalır.

?sim:  YOK.jpg
Görüntüleme: 15
Büyüklük:  39,9 KB (Kilobyte)
Şekil 1- Avcılık Yapılmayan Bir Stokta Değişimi Sağlayan Faktörler.

?sim:  VAR.jpg
Görüntüleme: 15
Büyüklük:  42,6 KB (Kilobyte)
Şekil 2- Avcılık Yapılan Bir Stokta Değişimi Sağlayan Faktörler.

Balık avlcılığı zor bir iştir. Fakat doğaya hiç bir katlı sağlamaksızın doğayı sömürerek yapılır. Balık tükendiğinde ambardan tohum alıp gübreyle birlikte denize ekme imkanı yoktur. Milyonlarca ton balığı avlıyor olmamız bunun hep böyle süreceği anlamına gelmez. Ayrıca balık avcısı olmamız bizi denizdeki tüm balığın sahibi de yapmaz. Denizler ve denizlerdeki kaynaklar tüm halkın hatta tüm dünyanın ortak mirasıdır.

Yukarıda basit temelleri verilmiş olan stok ve populasyon dengelerinin mutlaka korunması gerekir. Şekil 2 de görüldüğü gibi üreme ve büyüme yoluyla stoğa her yıl ekleme olmakta ve doğal ölümler ve avcılık yoluyla da eksilmektedir. Bu eksilme en fazla giren balık kadar olabilir / olmalıdır. Eğer her yıl stoğa katılan balıktan fazlasını alıyorsak stok giderek yıpranır ve sonunda yok olur. Bunun böyle olduğunu pek çok balık türünde dün ve bugün hep birlikte gördük.

Elimizde kalan son balık stoklarını korumak için önlemler almadığımız taktirde onları da kaybedeceğimiz bir gerçektir.


.

Balık stoklarının varlığını etkileyen önemli bir faktör de kirliliktir. Su ürünleri açısından kirlilik; su kirliliği, sığınma ve göç bölgelerindeki deniz trafiği ve yapılaşmadan kaynaklanan ses ve ışık kirliliğidir.
Unutulmamalıdır ki; balıklar denizlerdeki av araçlarının giremiyeceği kayalık, ilişkenli veya derin bölgelere kaçarak az da olsa kendilerini kurtarma olanağı bulabilirken, kirli bir suda kaçmak bir yana üremeleri ve beslenmeleri özetle yaşamaları mümkün olmaz.