21 Kasım 2022 Pazartesi

21 Kasım dünya balıkçılık günü üzerine

 

Nayloncu geldi hanım ...

Yaşı benim yaşıma yakın olanlar hatırlayacaklardır. Çocukluğumuzda nayloncular vardı. Sokak sokak gezelerler evlerdeki kullanılmayan bakır veya sarı ev eşyalarını naylon leğenler ve kovalarla takas ederlerdi. Hala hatırlıyorum “nayloncu geldi hanım” diye sokakları çınlatan nidalarını.

Giderek naylon eşyalar metal eşyaların yerini aldı ve artık evlerde naylon gereçler ile takas edilecek eşya kalmadı. Kalanlar ise antika statüsünde olduğu için çok değerli hale geldi.

Yine aynı çağlarda naylon eşya yoksulların düşük fiyatları nedeni ile rağbet ettiği malzemelerin başında geliyordu ve naylon eşya kullanımı bir sosyoekonomik göstergeydi. Bu nedenle de aynı dönemlerde “naylon” bir aşağılama sıfatı idi.

Bu yılın “Dünya küçük ölçekli geleneksel balıkçılık ve aile yetiştiriciliği yılı” ilan edilmesi ve yine 21 Kasım tarihinin de “Dünya Balıkçılık Günü” olması sebebiyle sosyal medya üzerinde dolaşan mesajlar bana çocukluğumun “nayloncu geldi hanım” diye bağırışlarını hatırlattı. Önce büyük ölçekli yetiştiriciler ve yine büyük ölçekli avcılar “küçüklerin elinden farkındalık yılını” almaya kalktılar şimdi de aslında 21 Kasım örtülü içeriğine itiraz etmesi gerekenler bilerek ya da bilmeden modaya uyup 21 Kasım kutlamaları veya etkinliklerini 21 Kasım atıfları ile yapmaya başladılar.

Sosyal medyanın sokaklarında “nayloncu geldi hanım” diye bağırıyorlar bugün.

Ben yetiştiricilerin bu girişimlerini fotoğraf çektiren bir grubun arasına girip karede yer almaya çalışan tiplere benzettim hep. Geçmişte bu bana epeyce komik gelirdi. Ama geçmiş geçmişte kaldı. Günümüzde ise küçük pelajiklerin tüm dünyada halkın mutfağından peyder pey çekilip “yetiştiricilik sanayinde bir ham maddeye dönüştürenler” ve onların çirkin rekabetleri karşısında itiraz etmeleri gerekenlerin bu koroya katılmalarını trajik buluyorum.

Bu yazıyı yazmaya iki şey sebep oldu.

Biri ticari balıkçılığı ve balıkçıyı “ticari” kelimesine “öteki” anlamı yükleyenlerin önce “2022 küçük ölçekli balıkçılık yılını” meze etmeleri ve bu gün de aslında 21 kasımın günümüzdeki anlamına itiraz etmeleri gerekirken 21 Kasım’ı meze etmeleri ve Tarihsel olarak bir geleneksel balıkçı şehri olan İstanbul Bölgesi Balıkçı Kooperatifleri Birliğinin  2022 etkinlikleri ile 21 Kasım’ birleştirerek “naylondan bir toplantı” düzenlemesidir. Üstelik bu birlik kelimenin gerçek anlamı ile bir küçük balıkçı örgütüdür.

Toplantı programına baktığımızda çok sayıda konuşmacı listesinin içinde tek bir küçük ölçekli balıkçı ismi göremiyoruz. Siyasiler var, bürokratlar var, akademisyenler var ve büyük ölçekli balıkçı var ama tek bir küçük ölçekli balıkçı yok.

Peki toplantıda konuşulacak konuların içinde küçük ölçekli geleneksel balıkçı var mı?

Tabi ki yok.

Programın tek oturumunun başlığı Balık ve Balıkçının Sürdürülebilirliğine Bilimsel Bakış” olarak belirlenmiş. Hal böyle olunca bu tek oturumundaki konuşmacılar arasında küçük ölçekli balıkçılık çalışan bir akademisyen de yok. Belki tek Adnan hoca var ama oda bu küçük balıkçı denilen ve nesli tükenen kuşun ne olduğundan habersiz.

Haksızlık etmeyelim.

Küçük ölçekli balıkçının adı tek bir satırda var.

Öğle yemeğinde “küçük ölçekli balıkçıların tuttuğu palamutları ikram edeceklermiş.

İnsanın aklına “yalancının ….” diyesi geliyor.





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder