Marmara denizinde bazı sahaların gırgır ve çevirme ağlarına kapatılmasından sonra ilk önceleri Gırgır avcıları tarafından dile getirilmeye başlayan, giderek te bazı çevrelerde kendisine yer bulmaya başlayan bir görüş var. Buralar kapatıldı da ne oldu, “Gırgıra kapattınız korsan Trolün ekmeğine yağ sürdünüz “ şeklinde ifade edilen bu anlayış ve söylem amaçlar ne olursa olsun yasakları önemsizleştirme ve bu yasakları uygulamaya koyan merkezi otoriteyi itibarsızlaştırma amacına hizmet etmektedir.

Ayrıca bu söylem bu sahalara ve bu sahalardaki yasa dışı faaliyetler konusunda bir gerçeklikte içermemektedir. Ben adalar bölgesinden örnekleyerek devam etmek istiyorum. Adalar bölgesinde korsan Trol faaliyeti bu yasaklarla başlamamıştır. Kınalı ada arkası, kınalı ada Burgaz ada arası ve Burgaz kaşık m ada arasında yapılan korsan Trol avcılığı bu yasaklar çıkmadan öncede vardı ve hala var. Tıpkı İstanbul boğazı, Kumkapı, Yeşilköy, bayırlar ve benzeri yerlerde olduğu gibi. Ne yazık ki yasa dışı avcılık tekne sayısı, arkasındaki komisyoncu desteği, mevzuattaki yetersizlikler ve mücadele edecek kadroların sayısal ve lojistik eksiklikleri nedeni pervasızca sürmektedir. 3/1 sayılı tebliğden öncede böyle idi şimdi de çok küçük iyileşmeler dışında bu durum değişmemiştir.
Denetim konusundaki eksiklikler, alınan kararların ve merkezi bürokrasi tarafından gündeme getirilen korumacı politikaların tu kaka edilmesi ve itibarsızlaştırılması için bir gerekçe olamaz. Olsa olsa bu tarz bir söylemle “aldığınız karar 3-5 kişiye haksız kazanç sağlıyor, bu uygulamadan vaz geçin” diyenlerin işine yarar. Türk balıkçılığının içinden geçtiği bu hassas koşullarda ettiğimiz her lafın, söylediğimiz her sözün büyük önemi olduğunu kimse unutmamalıdır.

Karadeniz Gırgır avcılığı bittikten sonra her sene acımasızca tahrip ve talan edilen ada kıyıları ilk defa bu sene biraz nefes almıştır. Bu yeni uygulamadan önce maksimum 3 hafta süren ada balıkçılığı bu yıl Şubat ayına kadar devam etmiş bölgede avcılık yapan küçük ve orta ölçekli balıkçılar ilk defa verimli bir sezon geçirmişlerdir.
Sürdürülebilir balıkçılık mücadelesinin sahici yandaşları atılan bu büyük adımlara dudak bükmek yerine merkezi bürokrasi ve aldığı kararlara sahip çıkmalı uygulamadaki eksiklikler konusunda paydaş olmanın sorumluluğunu yerine getirmelidirler.

Alınan kararların işe yaramadığı tam aksine yasa dışı avcılık yapanların ekmeğine yağ sürdüğünü iddia etmek en hafif deyimi ile insafsızlıktır. Bu söylemden vaz geçmeli her türlü yasa dışı avcılık olayına karşı sabır ve kararlılıkla mücadele etmeliyiz. Unutmamalıyız ki Marmara’nın sorunu sadece korsan Trol değildir, korsan Trol Marmara balıkçılığının sorunlarından sadece birisidir. Kesinlikle engellenmeli Marmara denizi bu ayıptan kurtulmalıdır. Fakat Korsan Trol avcılığını işaret edip Gırgır avcılığına kapatılma kararını işlevsiz göstermek Marmara denizine ve balıkçılığına yapılmış en büyük ihanet olacaktır.

Yazının altına kapatılmış sahanın ve bu sahada nerelerde gırgır ile avcılık yapıldığını gösteren bir grafik bulacaksınız. İşte bu alınan kararlar bu haritada gördüğünüz avcılık grafiklerinin azalmasını giderekte yok olmasını sağlayacaktır. Marmara’nın en değerli resif alanlarından biri olan adalar bölgesini koruma doğrultusunda bir adım atılmıştır. Bizlerin yapması gereken ise bu adıma sahip çıkıp uygulama konusunda nasıl destek olacağımızı tartışmak ve bu konuda gerçekçi projeler ortaya koymaktır.
Biz böyle yapıyoruz. Bir yandan sahadaki yasa dışı avcılığı kontrol ederek ilgili kurumları bilgilendirirken diğer yandan kalıcı bir gözlem elektronik projesini hayata geçirmek için çaba sarf ediyoruz.

?sim:  adalar gırgır.jpg
Görüntüleme: 14
Büyüklük:  504,2 KB (Kilobyte)